Ekonomi Köşesi
Dün tahmin ettiğim durulma oturma başladı ama doların 2 liranın altına düşeceğini sanmıyorum artık.

Ekonomik politika belirleyiciler faiz artırımı yok diyor. Neden peki faiz günah olduğu için mi? Halka sanki o yönde bir tercih ya da hava varmış gibi gösterilebilir ama esas neden bütün iktisatçıların bildiği gibi faiz yükselmesi sonucunda oluşacak iktisadi daralma yani küçülmenin siyasi sonuçlarıyla karşılaşılmak istenmemesi.

Yok ROK, yok dövizdeki munzam karşılıklarla oynamak, döviz piyasasını biraz gevşetebilir ama kalıcı bir çözüm olmaz. Hani evde ekmek alacak para kalmamış siz de altınızdaki arabayı satıp konforunuzdan olmaktansa yarın çocukların harçlıklarını vermeyip bakkaldan ekmek alırız diyorsunuz. Böyle bir şey işte değil mi Sertaç üstadım
Cevapla
(29/08/2013, Saat: 16:19)martin Adlı Kullanıcıdan Alıntı: Dün tahmin ettiğim durulma oturma başladı ama doların 2 liranın altına düşeceğini sanmıyorum artık.

Ekonomik politika belirleyiciler faiz artırımı yok diyor. Neden peki faiz günah olduğu için mi? Halka sanki o yönde bir tercih ya da hava varmış gibi gösterilebilir ama esas neden bütün iktisatçıların bildiği gibi faiz yükselmesi sonucunda oluşacak iktisadi daralma yani küçülmenin siyasi sonuçlarıyla karşılaşılmak istenmemesi.

Yok ROK, yok dövizdeki munzam karşılıklarla oynamak, döviz piyasasını biraz gevşetebilir ama kalıcı bir çözüm olmaz. Hani evde ekmek alacak para kalmamış siz de altınızdaki arabayı satıp konforunuzdan olmaktansa yarın çocukların harçlıklarını vermeyip bakkaldan ekmek alırız diyorsunuz. Böyle bir şey işte değil mi Sertaç üstadım

Aynen üstadım APİ işlemleri yada TCMB elinde bulunan 40 milyar usd lik rezerv ile biz bu krizle baş edemeyiz. İki method var bu işle başa çıkmak için. 1)faiz arttırımı 2) net hata noksana para girişi yani kaynağı belli olmayan yabancı para girişi...

Savaştasınız ve tam en can alıcı noktada ben tanklarımı kullanmıyorum diyorsunuz işte TCMB nin geçen yaptığı faiz silahımı kullanmayacağım açıklaması budur üstadım. Bari elini gösterme düşman suni olarak bu ihtimalden korksun bu nasıl bir popülizmdir onu kamuoyuna bırakıyorum Smile

Max Webberin protestan ahlakı ve kapitalizm ruhu adlı kitabı vardır. burada webber müslümanların faizi reddettiği için zengin bir toplum olamayıp özellikle protestanların zenginleşeceğini iddia eder böyle durumlarda aklıma hep bu gelir.

Siyasi olarak faize karşıyım hayat görüşü olarak bunun kazanç kapısı olmasını reddediyorum ve ben böyle bir karar alsam bunun siyasi bir mantığı vardır ama siz hem kapitalist dinamikleri kullanıp hem faizi reddemezsiniz.. Yanılıyorasm düzeltin üstadım..
Yiğit harmanları, yığınaklar,
Kurulmuş çetin dağlarında vatanların.
Dize getirilmiş haydutlar,
Hayınlar, amana gelmiş,
Yetim hakkı sorulmuş,
Hesap görülmüş.
Demdir bu... Ahmed Arif
Cevapla
Meselenin ve biraz da benim bam teline basmış bulnuyorsunuz. Doktora yaptığım 5 yılımı Max Weber'in Protestan Ahlakı tezi ile geçirdim ve İslam ahlakını Protestan ve Katolik Ahlaklar ile karşılaştırdım. İlginizi çekerse İş Ve Meslek Ahlakı adlı kitabımın 3. baskısında bu konuda epey geniş tartışmalar ve İngiltere, İrlanda, Türkiye örnekleri dışında Çin, Japonya, Almanya, İskandinavya örneklerini de inceleyebilirsiniz.

Weber İslam dünyasını rasyonel yani akıllı olmamakla itham eder ve amiyane tabirle sizden adam olmaz der. Yani rasyonel kapitalist bir ekonomi kuramazsınız der. Bunu da fazi yasağından çok şu üç etkene bağlı olarak açıklar

1) İslam ülkelerinin kültürü çalışıp kazanıp artırıp işi büyütmeye değil fetih ve cihad yoluyla onun bunun malına el koymaya yani talan ekonomisine dayalıdır

2) İslam ülkelerinde hukuk düzeni ve hukuk devleti yoktur doğu despotluğu ile yönetilriler. Herkesin hayatı, itibarı, namusu tek adamın iki dudağı arasındadır. Hukuk adalet için değil iktidardakilerin çıkarları için hoşlanmadıklarını baskı altında tutmaya yarayan bir araçtır

3) Dindarlık bu dünyada insanlara faydalı işler yapmakla değil, tarikatler, şeyhler, zikirler, dergahlar, ile ölçülür

Yukarıda sıralanan nedenler işte İslam ülkelerini geri kalmış sömürgeler haline getirmiştir der Max Weber.


Bunlar benim değil yüz yıl önceki İslam dünyası hakkındaki Max Weber'in analizleridir. Peki şimdi ne değişti diyeceksiniz. Bunu da herkes kendine sorsun.

Bu yazdıklarımdan hoşlanmayan zevat varsa davalarını merhum Max Weber ile görsünler.


Selam ve sevgiler




(29/08/2013, Saat: 17:17)sertaç Adlı Kullanıcıdan Alıntı:
(29/08/2013, Saat: 16:19)martin Adlı Kullanıcıdan Alıntı: Dün tahmin ettiğim durulma oturma başladı ama doların 2 liranın altına düşeceğini sanmıyorum artık.

Ekonomik politika belirleyiciler faiz artırımı yok diyor. Neden peki faiz günah olduğu için mi? Halka sanki o yönde bir tercih ya da hava varmış gibi gösterilebilir ama esas neden bütün iktisatçıların bildiği gibi faiz yükselmesi sonucunda oluşacak iktisadi daralma yani küçülmenin siyasi sonuçlarıyla karşılaşılmak istenmemesi.

Yok ROK, yok dövizdeki munzam karşılıklarla oynamak, döviz piyasasını biraz gevşetebilir ama kalıcı bir çözüm olmaz. Hani evde ekmek alacak para kalmamış siz de altınızdaki arabayı satıp konforunuzdan olmaktansa yarın çocukların harçlıklarını vermeyip bakkaldan ekmek alırız diyorsunuz. Böyle bir şey işte değil mi Sertaç üstadım

Aynen üstadım APİ işlemleri yada TCMB elinde bulunan 40 milyar usd lik rezerv ile biz bu krizle baş edemeyiz. İki method var bu işle başa çıkmak için. 1)faiz arttırımı 2) net hata noksana para girişi yani kaynağı belli olmayan yabancı para girişi...

Savaştasınız ve tam en can alıcı noktada ben tanklarımı kullanmıyorum diyorsunuz işte TCMB nin geçen yaptığı faiz silahımı kullanmayacağım açıklaması budur üstadım. Bari elini gösterme düşman suni olarak bu ihtimalden korksun bu nasıl bir popülizmdir onu kamuoyuna bırakıyorum Smile

Max Webberin protestan ahlakı ve kapitalizm ruhu adlı kitabı vardır. burada webber müslümanların faizi reddettiği için zengin bir toplum olamayıp özellikle protestanların zenginleşeceğini iddia eder böyle durumlarda aklıma hep bu gelir.

Siyasi olarak faize karşıyım hayat görüşü olarak bunun kazanç kapısı olmasını reddediyorum ve ben böyle bir karar alsam bunun siyasi bir mantığı vardır ama siz hem kapitalist dinamikleri kullanıp hem faizi reddemezsiniz.. Yanılıyorasm düzeltin üstadım..
Cevapla
Kitabınızı okumak için sabırsızlanıyorum üstadım bana bulabileceğim bir link gönderebilirmisiniz hemen kitaplığıma katmak isterim


(30/08/2013, Saat: 00:09)martin Adlı Kullanıcıdan Alıntı: Meselenin ve biraz da benim bam teline basmış bulnuyorsunuz. Doktora yaptığım 5 yılımı Max Weber'in Protestan Ahlakı tezi ile geçirdim ve İslam ahlakını Protestan ve Katolik Ahlaklar ile karşılaştırdım. İlginizi çekerse İş Ve Meslek Ahlakı adlı kitabımın 3. baskısında bu konuda epey geniş tartışmalar ve İngiltere, İrlanda, Türkiye örnekleri dışında Çin, Japonya, Almanya, İskandinavya örneklerini de inceleyebilirsiniz.

Weber İslam dünyasını rasyonel yani akıllı olmamakla itham eder ve amiyane tabirle sizden adam olmaz der. Yani rasyonel kapitalist bir ekonomi kuramazsınız der. Bunu da fazi yasağından çok şu üç etkene bağlı olarak açıklar

1) İslam ülkelerinin kültürü çalışıp kazanıp artırıp işi büyütmeye değil fetih ve cihad yoluyla onun bunun malına el koymaya yani talan ekonomisine dayalıdır

2) İslam ülkelerinde hukuk düzeni ve hukuk devleti yoktur doğu despotluğu ile yönetilriler. Herkesin hayatı, itibarı, namusu tek adamın iki dudağı arasındadır. Hukuk adalet için değil iktidardakilerin çıkarları için hoşlanmadıklarını baskı altında tutmaya yarayan bir araçtır

3) Dindarlık bu dünyada insanlara faydalı işler yapmakla değil, tarikatler, şeyhler, zikirler, dergahlar, ile ölçülür

Yukarıda sıralanan nedenler işte İslam ülkelerini geri kalmış sömürgeler haline getirmiştir der Max Weber.


Bunlar benim değil yüz yıl önceki İslam dünyası hakkındaki Max Weber'in analizleridir. Peki şimdi ne değişti diyeceksiniz. Bunu da herkes kendine sorsun.

Bu yazdıklarımdan hoşlanmayan zevat varsa davalarını merhum Max Weber ile görsünler.


Selam ve sevgiler




(29/08/2013, Saat: 17:17)sertaç Adlı Kullanıcıdan Alıntı:
(29/08/2013, Saat: 16:19)martin Adlı Kullanıcıdan Alıntı: Dün tahmin ettiğim durulma oturma başladı ama doların 2 liranın altına düşeceğini sanmıyorum artık.

Ekonomik politika belirleyiciler faiz artırımı yok diyor. Neden peki faiz günah olduğu için mi? Halka sanki o yönde bir tercih ya da hava varmış gibi gösterilebilir ama esas neden bütün iktisatçıların bildiği gibi faiz yükselmesi sonucunda oluşacak iktisadi daralma yani küçülmenin siyasi sonuçlarıyla karşılaşılmak istenmemesi.

Yok ROK, yok dövizdeki munzam karşılıklarla oynamak, döviz piyasasını biraz gevşetebilir ama kalıcı bir çözüm olmaz. Hani evde ekmek alacak para kalmamış siz de altınızdaki arabayı satıp konforunuzdan olmaktansa yarın çocukların harçlıklarını vermeyip bakkaldan ekmek alırız diyorsunuz. Böyle bir şey işte değil mi Sertaç üstadım

Aynen üstadım APİ işlemleri yada TCMB elinde bulunan 40 milyar usd lik rezerv ile biz bu krizle baş edemeyiz. İki method var bu işle başa çıkmak için. 1)faiz arttırımı 2) net hata noksana para girişi yani kaynağı belli olmayan yabancı para girişi...

Savaştasınız ve tam en can alıcı noktada ben tanklarımı kullanmıyorum diyorsunuz işte TCMB nin geçen yaptığı faiz silahımı kullanmayacağım açıklaması budur üstadım. Bari elini gösterme düşman suni olarak bu ihtimalden korksun bu nasıl bir popülizmdir onu kamuoyuna bırakıyorum Smile

Max Webberin protestan ahlakı ve kapitalizm ruhu adlı kitabı vardır. burada webber müslümanların faizi reddettiği için zengin bir toplum olamayıp özellikle protestanların zenginleşeceğini iddia eder böyle durumlarda aklıma hep bu gelir.

Siyasi olarak faize karşıyım hayat görüşü olarak bunun kazanç kapısı olmasını reddediyorum ve ben böyle bir karar alsam bunun siyasi bir mantığı vardır ama siz hem kapitalist dinamikleri kullanıp hem faizi reddemezsiniz.. Yanılıyorasm düzeltin üstadım..
Yiğit harmanları, yığınaklar,
Kurulmuş çetin dağlarında vatanların.
Dize getirilmiş haydutlar,
Hayınlar, amana gelmiş,
Yetim hakkı sorulmuş,
Hesap görülmüş.
Demdir bu... Ahmed Arif
Cevapla
üstadım D&R larda ve

http://www.idefix.com/kitap/is-ve-meslek...7MZYFZJ55J

olacak..
Cevapla
bende merak ettim dün gece araştırmıştım.

d&r gidince alıcam, islam ekonomisi konusu benim de çok ilgimi çekiyor, faizin haram olması, ekonominin savaşa dayalı olması, bu savaşlarla genişleyip, o halkları haraca bağlamak islam alemini geri mi bıraktı yoksa üretime engel olan dini emirler mi var? yahut sadece dini maksatla yapılan savaşların ekonomik maksada yönelik olmadığımı bunun yanında alın terine engel olan faizin haram kılınmasının hikmetleri yahut üretim, alın terinden sıklıkla bahseden islam dininde acaba merkeziyetçi yönetimler ve liyakatten uzak idarenin mi yoksa halkın her şeyi oturduğu yerden Allahtan beklemesi midir islam ekonomisi ve islam ülkelerinin geri kalması ben de tam olarak bilgi sahibi olmak istiyorum..

bu konuya bir avam olarak katılmaktayım, okudukça öğreneceğim ama asla bir ekonomist değilim.. üstadlarıma saygılar sunarım SleepySleepySleepy
Cevapla
Baştan söyleyeyim birazdan yazacaklarım benim şahsi görüşlerimdir kimseyi yermek ve taş atmak için yazmayacağım yanlış anlaşılmasın her görüş ve inanca saygılıyım herkes istediğini ifade etmede özgürdür. Weber'i hiç tanımam ve bu konuları pek bilmem ancak yukardaki düşünceleri hakkında kafama yatmayan bazı şeyler var. Birinci maddede bahsedilen şeyleri çalışıp kazanmanın yanında günümüzün dinamik güçleri aynen yapmakta değilmidir. Ümit Burnunun keşfinden bugüne kadar tüm Afrika Portekizlilerden başlayarak sömürü altında değilmidir. Buraları köleleştiren bi zatihi kendileridir. İslamın son üçyüz yıldır kendini geri bırakmışlığı ile bir yeri feth etme falan gibi bi düşüncesi zaten yoktur. İslami düşünceden uzak dikdatörler avrupalı efendileri tarafından bu ülkelerin başına yerleştirilmiş ve geri kalmışlıkları garanti altına alınmıştır.

İkinci madde günümüz İslam coğrafyasını aynen yansıtmaktadır. Çok haklı adam ancak İslam hep böyle değildi sadece Ecdada bakmak geçmişte bizimde adil olduğumuzu kanıtlamaya yeter ancak bu bugün bizim kendimizi avutmamızdan başka bi işe yaramaz. Biz şöyleydik böyleydik deyip safça bi savunmaya geçmeyeceğim çünkü bugün adamın söylediği gerçeğin ta kendisi ancak geçmişte adaletin a sının olmadığı ülkeler bugün bize adalet dersi veririken bu kadar kesin yargılamada bulunamazlar çünkü dünde onlar aynı durumdaydı. Bakarsınız bir gün bizde kendimizi toparlarız.

Üçüncü madde de İslamı bilmeyen insanların söyleyeceği veya İslam üzere olduğu halde dinini daha anlayamamış kişilerin yorumlarıdır. Çünkü islamın özünde insanlara faydalı olmak vardır. Bugün bilimden fenden ne kadar uzaksak islamdanda o kadar uzaktayız Mehmet Akif Merhumun Bir şiiri var halu pur melalimizi çok iyi anlatır.


Birlik Bağı

Müslümanlık nerde bizden geçmiş insanlık bile
Alem aldatmaksa maksat aldanan yok nafile
Kaç hakiki müslüman gördümse hep makberdedir
Müslümanlık bilmem ama galiba göklerdedir

Varsa şayet söyleyin bir parçık insafınız
Böyle kansızmıydı haşa kahraman eslafınız
Böyle düşmüşmüydü herkes ayrılık sevdasına
Benzeyip şirasesiz bir mushafın eczasına
Hiç görülmüşmüydü olsun kayd ı vahdet tarumar
Böyle olmuşmuydu millet can evinden rahnedar
Böyle açlıktan bogazlarmıydı kardeş kardeşi
Böyle adetmiydi bi perva yemek insan leşi

Irzımızdır çiğnenen evladımızdır doğranan
Hey sıkılmaz ağlamassan bari gülmekten utan

Kurt uzaklardan bakar dalgın görürmüş merkebi
Saldırırmış ansızın yaydan boşanmış ok gibi
Lakin aşk olsunki aldırmazda otllarmış eşşek
Sanki tavşanmış gelen yahud kılıksız köstebek
Kar sayarmış bir tutam fazla olsun yutmayı
Hasmı derken çullanırmış yutmadsan son lokmayı

Bir hakikattır bu bildiğin usluba sok
Halimiz merkeple kurdun aynı asla farkı yok
Burnumuzdan tuttu düşman biz boğaz kaynındayız
Bir bakın halamı hala ihriras ardındayız
Saygısızlık elverir bir parça olsun arlanın
Vakti çoktan geldi hem geçmektedir arlanmanın
Davranın haykırmadan nakus-u izmihlaliniz
Öyle bir buhrana sapmıştırki zira haliniz
Zevke dalmak şöyle dursun vaktiniz yok mateme
Davranın zira gülünç olduk aleme
Bekleşirken gökte yüzbinlerce ervah intikam
Yerde kalmış naşa benzer kavm için durmak haram
Kahraman ecdadınızdan sizde bir kan yokmudur
Yoksa istikbalinizden korkulur pek korkulur


Tbi bu benim kendi görüşüm kimseye taş atmadım.
Ne kervan kaldı, ne at, hepsi silinip gitti,
İyi insanlar iyi atlara binip gitti.
Cevapla
(30/08/2013, Saat: 12:50)mornetto Adlı Kullanıcıdan Alıntı: üstadım D&R larda ve

http://www.idefix.com/kitap/is-ve-meslek...7MZYFZJ55J

olacak..

Kitabı D&R da bulamadım idefixten isticem artık okumak büyük keyif olacak.
Yiğit harmanları, yığınaklar,
Kurulmuş çetin dağlarında vatanların.
Dize getirilmiş haydutlar,
Hayınlar, amana gelmiş,
Yetim hakkı sorulmuş,
Hesap görülmüş.
Demdir bu... Ahmed Arif
Cevapla
BU konuda okunacak ender kaynaklardan biri de "Batı Nasıl Zengin Oldu" isimli kitaptır:
BATI-NASIL-ZENGIN-OLDU__78411291_2.jpg

Kimsenin üzerine alınmasına gerek yok, gerçekler su götürmez. Aslında İslam şöyle bir dindir, bunu söyler, şöyle güzeldir bir anlam ifade etmez.

Rosenberg ve Birdzell bahsettiğim kitapta önce genel kabul gören açıklamaları ele almış, bunların Batı‟nın zenginliğini açıklamakta gerçekten yeterli olup olmadıklarını tartışmaya açmışlardır.
Onlara göre doğal kaynaklar, bilim ve buluşlar, toplumların ahlak kodları, şans, yönetim biçimleri, sömürü ve kölecilik Batı'nın zenginleşmesine katkı sağlamış olsa da bu faktörler 3. Dünya ülkelerinde de mevcut olduğundan bize yeterli cevabı sağlamaz. Örneğin orta çağda Batı‟da bilimsel gelişmeler parmakla sayılabilecekken, Çin ve İslam ülkeleri bilimsel çalışmaların öncüleriydiler. Yine sıkça dile getirilen sömürü argümanı, yalnızca Batı için değil tarih boyunca hemen bütün güçlü topluluklar için geçerlidir. Doğal kaynaklar yönünden Batı‟dan çok daha zengin Afrika ülkeleri mevcuttur; üstelik yakın geçmişte doğal kaynak yönünden oldukça dezavantajlı olan Japonya ve Güney Kore'nin yükselişi bu argümanı yanlışlamıştır. Öte yandan bu argümanların hepsinde parça parça doğruluk payları da vardır. Fakat bunlara ek olarak Rosenberg ve Birdzell , “Batı‟ya özgü bir kalkınma sisteminden bahsetmektedir.

Batı' ya özgü kalkınma sistemiyle kastedilen şudur: Batılı toplumlar, kuruluşlarına, 19. yüzyılın ortalarına gelindiğinde, diğer birçok ülkede politik veya dinsel güçlerce karara bağlanan konular üzerinde karar alma yetkisi vermiştir. Daha açık ifade etmek gerekirse, dinsel ve politik denetimin yerleşik türlerinden bağımsız olma yetkisi olarak değerlendirebileceğimiz belirli haklar tanımıştır. Bu haklardan dördü, yeniliğe dayalı ekonomik kalkınma döneminin başlamasına zemin hazırlamıştır:
(1) Bireylere, politik kısıtlamalardan gittikçe bağımsızlık kazanan şirketler kurma yetkisi tanınmıştır.
(2) Kuruluşlara mal edinme ve malları kâr ya da zarar ederek satma amacıyla elde tutma yetkisi verilmiştir.
(3) Kuruluşlara farklı etkinliklerde bulunma ve bir daldan, daha kârlı gördüğü diğer bir dala geçme olanağı tanınmıştır.
(4) Kuruluşların kazançları ve mal varlıkları, politik güçlerin keyfi kamulaştırma hareketlerinden kurtulmaya başlamıştır. Bütün bu unsurlar, yenilikler hakkında karar verme yetkisinin, kararların kazanç ve kayıplarının mikro birimlere bırakılmasını beraberinde getirmiştir.

Ekonomik kararlardaki bu yetki dağıtımı, politik ve dinsel denetimden uzak bir özerk ekonomik ortamın ve tüccar sınıfının doğmasına; teknoloji ve deneyin eşsiz bir biçimde ekonomik hayatta kullanılmasına olanak sağlamıştır.
Hiç bir şey ummuyorum,
hiç bir şeyden korkmuyorum,
özgürüm..
Zorba
Cevapla
(30/08/2013, Saat: 13:25)m.yurtsuz Adlı Kullanıcıdan Alıntı: Baştan söyleyeyim birazdan yazacaklarım benim şahsi görüşlerimdir kimseyi yermek ve taş atmak için yazmayacağım yanlış anlaşılmasın her görüş ve inanca saygılıyım herkes istediğini ifade etmede özgürdür. Weber'i hiç tanımam ve bu konuları pek bilmem ancak yukardaki düşünceleri hakkında kafama yatmayan bazı şeyler var. Birinci maddede bahsedilen şeyleri çalışıp kazanmanın yanında günümüzün dinamik güçleri aynen yapmakta değilmidir. Ümit Burnunun keşfinden bugüne kadar tüm Afrika Portekizlilerden başlayarak sömürü altında değilmidir. Buraları köleleştiren bi zatihi kendileridir. İslamın son üçyüz yıldır kendini geri bırakmışlığı ile bir yeri feth etme falan gibi bi düşüncesi zaten yoktur. İslami düşünceden uzak dikdatörler avrupalı efendileri tarafından bu ülkelerin başına yerleştirilmiş ve geri kalmışlıkları garanti altına alınmıştır.

İkinci madde günümüz İslam coğrafyasını aynen yansıtmaktadır. Çok haklı adam ancak İslam hep böyle değildi sadece Ecdada bakmak geçmişte bizimde adil olduğumuzu kanıtlamaya yeter ancak bu bugün bizim kendimizi avutmamızdan başka bi işe yaramaz. Biz şöyleydik böyleydik deyip safça bi savunmaya geçmeyeceğim çünkü bugün adamın söylediği gerçeğin ta kendisi ancak geçmişte adaletin a sının olmadığı ülkeler bugün bize adalet dersi veririken bu kadar kesin yargılamada bulunamazlar çünkü dünde onlar aynı durumdaydı. Bakarsınız bir gün bizde kendimizi toparlarız.

Üçüncü madde de İslamı bilmeyen insanların söyleyeceği veya İslam üzere olduğu halde dinini daha anlayamamış kişilerin yorumlarıdır. Çünkü islamın özünde insanlara faydalı olmak vardır. Bugün bilimden fenden ne kadar uzaksak islamdanda o kadar uzaktayız Mehmet Akif Merhumun Bir şiiri var halu pur melalimizi çok iyi anlatır.


Birlik Bağı

Müslümanlık nerde bizden geçmiş insanlık bile
Alem aldatmaksa maksat aldanan yok nafile
Kaç hakiki müslüman gördümse hep makberdedir
Müslümanlık bilmem ama galiba göklerdedir

Varsa şayet söyleyin bir parçık insafınız
Böyle kansızmıydı haşa kahraman eslafınız
Böyle düşmüşmüydü herkes ayrılık sevdasına
Benzeyip şirasesiz bir mushafın eczasına
Hiç görülmüşmüydü olsun kayd ı vahdet tarumar
Böyle olmuşmuydu millet can evinden rahnedar
Böyle açlıktan bogazlarmıydı kardeş kardeşi
Böyle adetmiydi bi perva yemek insan leşi

Irzımızdır çiğnenen evladımızdır doğranan
Hey sıkılmaz ağlamassan bari gülmekten utan

Kurt uzaklardan bakar dalgın görürmüş merkebi
Saldırırmış ansızın yaydan boşanmış ok gibi
Lakin aşk olsunki aldırmazda otllarmış eşşek
Sanki tavşanmış gelen yahud kılıksız köstebek
Kar sayarmış bir tutam fazla olsun yutmayı
Hasmı derken çullanırmış yutmadsan son lokmayı

Bir hakikattır bu bildiğin usluba sok
Halimiz merkeple kurdun aynı asla farkı yok
Burnumuzdan tuttu düşman biz boğaz kaynındayız
Bir bakın halamı hala ihriras ardındayız
Saygısızlık elverir bir parça olsun arlanın
Vakti çoktan geldi hem geçmektedir arlanmanın
Davranın haykırmadan nakus-u izmihlaliniz
Öyle bir buhrana sapmıştırki zira haliniz
Zevke dalmak şöyle dursun vaktiniz yok mateme
Davranın zira gülünç olduk aleme
Bekleşirken gökte yüzbinlerce ervah intikam
Yerde kalmış naşa benzer kavm için durmak haram
Kahraman ecdadınızdan sizde bir kan yokmudur
Yoksa istikbalinizden korkulur pek korkulur


Tbi bu benim kendi görüşüm kimseye taş atmadım.


Yazılanlarda protestanlar yada hristiyanlar sömürgeci değildir yazıyor mu yada webber böyle birşey demiş mi ? keşke biraz araştırıp cevap verseydiniz
Yiğit harmanları, yığınaklar,
Kurulmuş çetin dağlarında vatanların.
Dize getirilmiş haydutlar,
Hayınlar, amana gelmiş,
Yetim hakkı sorulmuş,
Hesap görülmüş.
Demdir bu... Ahmed Arif
Cevapla


Konu ile Alakalı Benzer Konular
Konular Yazar Yorumlar Okunma Son Yorum
  Sanat ve Edebiyat Köşesi ahraz 62 24,424 07/10/2020, Saat: 10:31
Son Yorum: İsmetaltan
  Altın' ın Durumu (ekonomi) ohtararan 24 16,682 09/09/2020, Saat: 10:55
Son Yorum: ziyanınjileti
  Sıcak fırsatlar köşesi BigHillMe 209 245,767 11/05/2015, Saat: 18:22
Son Yorum: ynspektas

Hızlı Menü:


Konuyu Okuyanlar: