İNCELEME:Artizanları Masaya Yatırdık:Uncle Martin'den Mike's'a,Faena'dan Phoenix'e

[dikdik_s]

Dilerseniz biraz ara verelim.
Ahraz komsumun baska artisian incelemeleri ile konuya devam ederiz.

[ahraz]

QED'idir QED'i

Sen hiç aşık oldun mu birader?

Morpheus : hoş geldin neo. tahmin edebileceğin gibi ben morpheus’um.

Neo : seninle tanışmak bir onur.

Morpheus : hayır. o şeref bana ait. lütfen. gel, otur. eminim şu anda kendini tavşan deliğinden düşen alice gibi hissediyorsundur.

Neo : öyle denilebilir.

Morpheus : gözlerinden belli. sende gördüklerini kabullenen birinin gözleri var uyanmayı beklediğin için tuhaf ama bunlar gerçekten pek uzak değil. kadere inanır mısın neo?

Neo : hayır.

M : neden?

N : hayatımı kontrol edemiyor olma düşüncesini sevmem.

M : ne demek istediğini çok iyi anlıyorum. neden burada olduğunu anlatayım. bir şey bildiğin için buradasın. bildiğini açıklayamıyorsun. ama hissediyorsun. hayatın boyunca hissettin. dünyada ters giden bir şeyler var. ne olduğunu bilmiyorsun ama orada. beyninde kıymık gibi seni çıldırtan bir şey. seni bana getiren şey bu duyguydu. neden söz ettiğimi biliyor musun?

N : matrix mi?

M : ne olduğunu öğrenmek ister misin? matrix her yerdedir. etrafımızda. şu anda bile, bu odada. pencereden dışarı baktığında görürsün ya da televizyonu açtığında, işe gittiğinde hissedersin ya da kiliseye. vergi öderken. gerçeği görmemen için dünya, bir perde gibi önüne çekilmiş sanki.

N : ne gerçeği?

M : bir köle olduğun gerçeği neo.
sen de herkes gibi bir köle olarak doğdun.
dokunamadığın tadamadığın ya da koklayamadığın bir hapisanedesin.
beyninin içi bir hapisane. ne yazık ki, matrix'in ne olduğu kimseye anlatılamaz.
bunu kendin görmek zorundasın.
bu senin son şansın.
bundan sonra, bir geri dönüş olmayacak.
mavi hapı alırsan,
bu hikaye sona erer, yatağında uyanırsın ve istediğin her neyse ona inanırsın.
kırmızı hapı alırsan harikalar diyarında kalırsın.
ben de sana tavşan deliğinin gittiği yerleri gösteririm.
unutma..
sana vadettiğim tek şey gerçek. fazlası değil...

Bir simülasyondayız belki de.Seçilmiş kişi olamayacak kadar umutsuz,seçilmiş olduğumuz gerçeğinin farkına varamayacak kadar andaval.Etrafımız türlü gölgelerle çevrili.Her gün ,inadına her gün, olmayan bir havayı soluyan bedenimiz,yine olmayan bir kimyasal karışıma üflüyor sanal gerçekliğimizi.Ekrandan da çıkamıyoruz hani.En cicili bicilisinden onca şey gözümüzü köreltiyor.Bir ağaca yaslanıyorsun gece gece,yıldızlar yok,gökyüzü yok,karanlık yok,gece yok.Kartuşlular gibiyiz geçmişten gelen,yalan dünyanın yalan neferleri. Bahaneler de üretiyoruz üstelik.En son teknolojik jeller sarıyor oysa yüzlerimizi.Suya sabuna geçsen de farketmez hani.Sen hiç sabun kullanmadın arkadaş,sen hiç gerçekten aşık olmadın...

Meğer şimdiye kadar biz sabun kullanmıyormuşuz,meğer herşey bir simülasyonmuş.Bana bu sözü söyleten ilk sabundur Qed. Nankör değildir bir kere, hakkını verdin mi,yüzü de yumuşatır sakalları da. Çok kalın köpük yapmaz belki ama su da seçmez.Az yüklemeyle cep dostudur,enfes kokusuyla bazen limon tarlası ,bazen Akdeniz'dir.Akdeniz kokar Qed, yumuşacıktır.İster kaba,ister  stick.Sen nasıl istersen bundan sonra.
Sen hiç aşık oldun mu birader? Ya şimdiye kadar hiç olmadığın gibiyse?

114 gr diye bakma öyle alaycı,10 sn. de kallavi köpük kim de var.Yağlı mı yağlı.3 perde sonunda yumuşacık bir cilt.Koruyuculuktan dem vurursun belki de,kadı kızıdır birader,o kadar olacak dersin.Kayganlık örter bunu,kusurlar silinir gider.İçerikte doğaldır bir kere,Charles doğal yağlar ile bezer sabunu.Fırçanda kalan koku,ekmek kadayıfı niyetine

İşte böyle dostlar;

Mavi hapı alırsan,bu hikaye sona erer, yatağında uyanırsın ve istediğin her neyse ona inanırsın.
Kırmızı hapı alırsan harikalar diyarında kalırsın.
Ben de sana tavşan deliğinin gittiği yerleri gösteririm.

Beğenmeniz ümidiyle bol köpüklü,keyifli tıraşlar dilerim.Kusurumuz olduysa affola!

[Nani Kuş]

Qed sabunu uzun zamandır merak ediyordum . İki kez fırsatı geçmişti almak için değerlendirmedik hep o minnak mavi hap yüzünden . @ahraz üstat QED incelemsi için teşekkür ederim .

[marek]

@ahraz üstadım eline emeğine sağlık.Ahh diyeyim ahh..Kırmızı hap vardı da biz mi yutmadık?Matrix in sanallığından Zion un gerçekliğinimi görmeye çalışmışız bunca zaman .Verin şu kırmızı hapı .Beyaz Tavşan sen de düş önüme.!

[Samet]

Ekmeğide kaymağıda şerbetide tam ayarında olmuş ama porsiyon az geldi @ahraz üstat gerçi çok şeyin azı karardır derler. Eline gönlüne sağlık...

[-mali]

Caner üstadım kalemine yüreğine sağlık şimdi benim için en çok ilgi uyandıran tıraş ürünü bu sabun oldu.


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi

[ziyanınjileti]

Güzel yazı olmuş, zevkle okudum komşum. Köpük kıvamını çok beğendim, çok güzel gözüküyor.

[ckeskin]

İnceleme için teşekkür edecektim ama bu yazı için ruh-i haliye için teşekkürler demek daha doğru sanırım.

[dikdik_s]

Qed i sagolsun ilk seneler once Saltuk kardesimin gonderdigi sample ile deneyip tanımıstım. Amerikan artisianı olmasına karsın, avrupalı keci sutlu rakiplerine benzer bir tıras ve tıras sonrası hissiyatı var. Cidden guzel sabun, Stirling den 1 tık daha hosuma gittiydi benimde.
Ahraz komsumun klavyesine emegine saglık tesekkur eder, bu guzel artisian incelemelerinin devamını bekleriz.

[ahraz]

Stirling Gentlemen

Mayıs ayı sonlarına doğru... Her zamanki sandalyesinde derin düşüncelere dalan Demokritos elini hizmetçisinin yeni topladığı incir kasesine daldırdı. İncir diyordu,ne garip meyve. Görünüşünden hiç beklenmeyecek derecede tatlı ama bir o kadar da yumuşak. Dışına bakarak bu kadar tatlı bir meyve olduğunu kestirmek zor,hele ki o biçimsiz ağacı düşündükçe. Belki de dedi içinden,Belki de topraktaki bir nesnedir ona bu tadı veren. Tam elini ağzına götürmeye meyletti ki etrafı bir bal kokusu sardı. İmkansız dedi Demokritos, incir de bal kokusu olamazdı. Şimdiye kadar yediklerinde yoktu mesela. Büyük bir heyecanla sandalyesinden doğruldu,keşfetmeye hazır bir yüz ifadesiyle hızlı adımlarla incir tarlasına gitmeye karar verdi. O sırada Demokritos'u gören hizmetçisi, ''Hiç zahmet etmeyin efendim.'' dedi, ''İncirleri bal kasesine koymuştum.'' Demokritos'u tanıyordu. Tanımadığı ise ;


Amerikalı bir artizan markasının İskoçya seyahati sonrası ''doğal sabun bulamadık ya la!'' mottosuyla piyasaya biz de varız mesajı. Tıraş sabunu haricinde, banyo sabunu,after shave,hatta tıraş fırçası dahil üretimlerinde. Bond'un yaratıcısı Ian Flemming ve tarihin gördüğü en iyi aktör Sean Connery'in de İskoç asıllı olduğu düşünüldüğünde güzel bir metafor.

Ben Gentleman,Stirling Gentleman.

Bond ne kadar snop,aristokrat ve bir o kadar da İngiliz ise; Stirling ise bir o kadar züppe,hovarda ve İskoç. Kızların peşinden koşacak bir tip değil Stirling, onun peşinden koşulur ancak. Hafif ama bir o kadar sofistike kokusu tıraş olurken size hitap etse de, kalıcı olmaması ve üzerine uygulanan after shave kokusuna tesir etmemesi sebebiyle etkilemek istediklerinize de hitap ediyor. Tallow,shea butter ve lanolin ile zenginleştirilmiş içerik,gliserin ile yüze ince bir dokunuş yapıyor. Nemlendirmesi ise vurucu etkiyi perçinliyor.


Post-shave olarak Qed'den bir adım önde olan bu sabun,konu köpük kalitesi olduğunda ''Pardon Abi'' diyor. Su seçiyor ve ideal köpük oluşturmak biraz zaman alıyor. Elbette bunu tıraş sonrası güzel nemlendirmesi ve kaygan,yağlı köpüğü ile telafi ediyor.Üstüne sert plastik kasesi,nispeten uygun fiyatı da ekleninde rotasyonun vazgeçilmezleri arasında yerini alıyor. Şahsi fikrim tam bir seyahat sabunu olduğu yönünde,at çantaya, geniş zamanda güzelce köpürt,üzerine bir uygulama yapmadan çık dışarı.


164 gram ağırlığı ve tütün,vanilya,amber ve misk ile harmanlamış muhteşem kokusu ile bahar aylarının ve yaz gecelerinin vazgeçilmezi olacak bu şirin şey, 13,75 USD fiyatı ile size göz kırpıyor.

Eğer hala denememişseniz mutlaka bir şans vermenizde fayda var. Vazgeçilmeziniz olabilir.

Demokritos hizmetçisine dönüp,nasıl ki ''Evet,bu söylediğin doğru olabilir,gerçekten bal kasesine incirleri de koymuş olabilirsin ama benim keşfetme arzumu elimden alamazsın'' demişse bu kardeşiniz de siz keşfedin diye yeni bir sabun sunuyor beğeninize.

Ben Gentleman, Stirling Gentleman.

Bol köpüklü,keyifli tıraşlar dilerim. Kusurumuz olduysa affola.