Bir Modern Zaman Eleştirisi
Sana yalan söylediler,sana yalan söylediler,Phoenix'ten bahsetmediler...
--Perde 1--
Ahmet ve Oya karı-koca.Oya arada kalmış bir karakter,kim çekerse oraya gidiyor. Ahmet genelde sessiz ve düşünceli. İkisi de beyaz yakalı. Aylin ve Yavuz ile arkadaşlar. Aylin ve Yavuz yeni evliler. Oya,Aylin ve Yavuz aynı şirkette çalışıyorlar.
Zaman ; şimdiki zaman.
OYA : Ahmet! Ahmet! ( Yüksek sesle mutfaktan seslenir.)
AHMET : Efendim?
OYA : Kaç defa söyledim Ahmet ya? Aylinler gelecek. Hala banyodasın. (banyoya doğru ilerler.)
AHMET: Çıkıyorum,çıkıyorum. Tıraş olacaktım da.
O: Ya sen sabah tıraş olmadın mı? İyice saçmaladın bu aralar. Ben misafirler gelecek diyorum. Sen hala... ( gözü sabunlara takılır.) İnanmıyorum Ahmet ya. Aşkolsun. Bu ne hal. Hepsini dizmişsin sıra sıra. Yer kalmamış.
A: Yavuz'a gösterecektim.
O: Aman canım sen de. Yavuz'u tanımıyorsun sanki. Deli mi senin gibi para döksün bu Nuh neviden kalma şeylere. Nerden buluyorsun böyle şeyleri anlamıyorum ki kuzum. Sen de herkes gibi zevkler edinsene kendine. Yazık değil mi kazandığımız paralara. Hep çar çur.
A: Oya... Senin kaç ayakkabın var tatlım? Ya da kaç çanta?
O: Aman hemen ayakkabı,çanta... Başka bir şey de bilmezsiniz zaten. Var ki kullanıyorum. Ya sana ne demeli? Ne işe yarayacak bu kadar sabun?
A: Ben de kullanıyorum. Her gün farklı bir sabun,farklı jilet. Cildimi dinç tutuyor ayrıca,yeniliyor.
O: Vay vay. Demek gençleştiriyor. Kim için??? Söylesene kim için???
A:Oyacığım saçmalama lütfen. Kimse için değil,kendimi iyi hissetmek adına.
O:Benim için değil,öyle mi? Bunca zaman birşey demedim de meğerse beyimiz millete beğendiriyormuş kendini. İpek şırfırtısına değil mi? O mu sokuyor kafana bunları.
A: Lütfen. Ne alakası var şimdi? İpek ne alaka? Kadın kibar olmaya çalışıyor sadece.
O: Başlarım onun kibarlığına. Ona neymiş sürdüğün kolonya,after shave. Yılışık şey ne olacak. Ama yüz buluyor tabii. Sen devam et böyle.
A:Oyacım bunun için mi tartışalım şimdi.
Zil çalar.Aylin ve Yavuz kapıdalar.
O: Kurtulduğunu sanıyorsan yanılıyorsun. Üff ya. Hazırlıkta yapamadım senin yüzünden. Geldiler işte.
A:Tamam,tamam. Hadi kapıyı açalım.
Kapı açılır açılmaz Yavuz yılışık yılışık içeri girer. Ahmet banyodan çıkmaktadır.
YAVUZ : Oo paşam,banyodaydın ha. Kapıyı geç açmanızdan anlamalıydım zaten. ( Şen bir kahkaha atar.)
AYLİN: Yavuz bırak sululuğu (ciddi) Aman sen bırak bunu Oyacım,her zamanki hali işte. ( Yavuz'a dönerek ) Ver sana hediyeyi.
Yavuz poşeti Ahmet'e uzatır.
AHMET: Gerek yoktu zahmet etmişsiniz.
AYLİN :Aa,olur mu öyle şey. Elimiz boş mu gelseydik. Alt tarafı Pelit'e uğradık gelirken. Ağzımız tatlansın.
YAVUZ: Pelit'i vurgulamasa olmaz ( Kahkaha )
Aylin Oya'ya döner,istemsizce suratını buruşturur.
OYA: Ayakta kaldınız,geçin içeri,buyrun.
YAVUZ: Hay Allah senden razı olsun. Ahmet'e kalsa...Ooo,insan bi içeri buyur eder.
AHMET: (İç çeker.) Ah,tabii tabii.Buyrun lütfen. ( Bir eliyle banyo kapısını kapatmaya çalışır.)
YAVUZ: Dizmişsin yine boy boy. Ya valla sen akıllanmayacaksın. Parana yazık değil mi be güzel kardeşim? Bu kadar sabun,ıvır zıvır. Delisin sen! Bunlar yeni mi? (sabunları gösterir.)
Ahmet: ( farkedilmiş olmanın mutluluğu ile ) Evet,evet,Phoenix bunlar,artizan.
Yavuz:Artist mi? Artist ne arar la banyoda??? (Kahkaha) (sadece kendi güler.)
Kızlar mutfağa girer.Oya pastayı Ahmet'in elinden almıştır. Ahmet ve Yavuz banyoya yönelirler.
Ahmet: Artizan,artizan.
Yavuz:Ya biliyoruz artizan ne demek. Sen de bizi iyice cahil yaptın iyi mi? Amerikan mı bunlar?
A:Evet. Biri vegan, diğeri amber.
Yavuz: Tamam kaplar falan güzel de yazık değil mi parana,çarçur ediyorsun böyle.
Ahmet: Bu benim hobim Ahmet. Hem de eyleme dönüşmüş haliyle.
Yavuz: Ne demek eyleme dönüşmüş? Bildiğin ziyan.
Ahmet: Bak kardeş,eyleme dönüşmemiş hobi sadece satın alma çılgınlığıdır. Ben hem alıyorum, hem inceliyorum. Kendine dolap yapan var, tıraş sabunu yapmaya çalışan var,after shave araştıran,kafa yoran. Alet yapan var alet,tıraş aleti yapıyor adam.
Yavuz: Para kazanıyor diyorsun yani? Ee tamam işte bu iş fikri.
Ahmet :Konu para değil Ahmet,var olduğunun farkına varmak.
Yavuz: (içeri seslenir) Oya seninki uçtu yine. (Garip bir kahkaha atar,sonra cümleyi anlamamış gibi içinden tekrarlar) Var olduğunun farkına varmak. Sıkı lafmış ha. Dur ben kullanırım bu bir yerde. Ee hadi orasını anladık,nereye yazıyorsun bunları?
Ahmet:Bizim forum var; geltir.
Yavuz:Ulan ben de bir deli seni sanıyordum. Siz baya baya forum falan.
Ahmet: (heyecanlı bir biçimde) Ne adamlar bir görsen. Çok beyefendiler. Eskiden daha kaliteliymiş,öyle diyorlar.
Yavuz: Sen gelince bozulmuştur tabii. (kahkaha)
Ahmet ve Yavuz içeri geçerler,Ahmet Yavuz'a forumu ve birkaç incelemeyi gösterir. O sırada Oya ve Aylin mutfaktan çıkmaktadırlar. Aylin hararetli konuşmasına devam eder :
Aylin:Kızım sen dediklerimi aklında tut. Ne olur ne olmaz. Hepsi aynı bunların,hepsi.
Yavuz: Yuh bu ne be! Adam tıraş sabununa şiir yazmış! Ulan ne manyaklar var şu dünyada!Aylin bak kız,herif sabuna şiir yazıyor.
Aylin:Bir de utanmadan gösteriyor.Sen bana hiç şiir yazdın mı sanki Yavuz efendi?Adam döktürüyor,hem de tıraş sabununa.
Oya:Niye mi geltir?Ya bırakın şunu Allah aşkına,sabah akşam başında.Varsa yoksa geltir.Ne tür adamlar var garip garip.Neydi şu garip takma adlı olan? Adam bir yazı yazıyor sanki çok büyük olay.Alt tarafı tıraş oluyorsun be adam,sanki uzaya mekik gönderecek.
Ahmet:Ahraz mı?
Oya: Heh o manyak.İsme bak,ahraz diye isim mi olur.Psikolojik,sosyolik analizler yapıyor bir de.Neymiş kime üstad denmezmiş.Sen de bu yarım akıllara uyuyorsun işte.
Ahmet:Aslında güzel yazıyor bence.
Oya:Asabımı bozma akşam akşam Ahmet.Alt tarafı bir kıl.Ne gerek var düşünsel deneylere falan?
Yavuz: Valla doğru,kıl da keramet olsa...(kahkaha atar ama sadece kendi güler)
Aylin:Bırakın sululuğu canım,adam merak salmış.Hem demek ki oyalanıyor,mutlu da oluyorsa karışmayın.
Oya:Mutfakta öyle demiyordun ama?
Ahmet:Mutfakta???
Bir an sessizlik olur.Yavuz çok ilgiliymiş gibi yapıp Ahmet'i sabunları anlatması için banyoya götürür.Aylin Oya'ya manalı bir bakış atar.
Yavuz:Sen bırak onları abicim ya? Ee artizan diyordun?
Ahmet: (gönülsüzce) Artizan işte bunlar.Amerikalı bir firma,Douglas ve Frances.Aftershave ile başlamışlar,şimdi banyo sabunundan tut da tıraş aletine kadar herşey var.
Yavuz: Doğal mı peki?
Ahmet:Esansiyel yağ kullanıyorlar,tabii bu senin doğallığa nasıl baktığına göre değişir.
Yavuz:Vegan ne oluyor peki?
Ahmet:İçinde kuyruk yağı yok.Sabunun ham maddelerinden biri.
Yavuz:Vay be.Bu konu epey kapsamlı o zaman.
A:Aslında gözün korkacak kadar değil ama bazı püf noktaları var tabii. Yoksa sabunun ana bileşenler belli ama konu tıraş sabunu olunca iş değişiyor.
Y:Nasıl yani?Ne bekliyorsun sen bu sabunlardan peki?
A:Nemlemdirme,kayganlık,koruyuculuk.Buna benzer şeyler.Normal sabunda amaç temizlemek.Bunda değil.
Y:Ee bunlar nasıl peki değdi mi aldığına?
A: Dur köpürtelim de gör.
Y:Amber'in koku güzel ama cavendish daha sofistike sanki.
A: Sofistike mi? Bakıyorum konuya bakış açın değişti. (gülümser)
Y:Ya yok,hani kokuyu tarif etmek anlamında.
A: Peki,peki.Amber'in koku güzel ama cavendish daha performanslı.İster istemez katılan esansiyel yağlar sabunun performansını etkiliyor. Açıkcası cavendish ben de açık ara önde.Tamam,ikisi de su seçmiyor.Güzel köpük yapıyor ama cavendish kayganlık ve nemlendirme ile ön planda.
Y:Ee boşuna aldın o zaman amber'i?
A:Yoo,hayır.Birkaç sabundan üstün ama cavendish kadar heyecanlandırmadı beni.Zaten bir markanın bir iki amiral gemisi oluyor,geri kalan koku.
Y:Bir markanın amiral gemileri varsa hep aynı performansta sabun yapması beklenmez mi?
A:Bak çok güzel bir soru sordun.Ahraz'ın bir yazısı var bununla ilgili.Bir firmanın bir ürünü çok güzel üretmesi herşeyi güzel üreteceği anlamına gelir mi? Mesela Apple çanta üretse kapış kapış gider mi,gitmeli mi?
Y:Telefon fiyatına satıyorlarsa zor. (kahkaha) Peki biz de üretsek olmaz mı? Yapamaz mıyız bu işi?
A:Bunun için deneyim lazım,bilgi lazım,herşeyden evvel istek lazım.
Y: Oğlum sen varsın işte. Yapar okuturuz burdan forumdakilere,ne dersin?
A:Yavşak (istemsizce içinden değil,dışından söyler.)
Perde 1 kapanır.Alkışlar...
